a machine that extracts oil or gas from a well

listen to the pronunciation of a machine that extracts oil or gas from a well
İngilizce - Türkçe

a machine that extracts oil or gas from a well teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

pump
{i} pompa

Bu pompayı nasıl kullanacağımı bana gösterir misiniz? - Could you show me how to use this pump?

Zehirli bir şey yediği için, onlar Tom'u midesini pompalatmak için hastaneye götürdüler. - They took Tom to the hospital to have his stomach pumped because he ate something poisonous.

pump
(Denizbilim) basaç
pump
(Biyokimya) basınç
pump
ağzını aramak
pump
sok/at/salla/pompala
pump
{i} dans ayakkabısı
pump
{f} şişirmek
pump
{f} pompalamak

Köy halkı suyu kuyudan elle pompalamak zorundaydı. - The village people had to pump water from the well by hand.

Kalbin işlevi kan pompalamaktır. - The function of the heart is to pump blood.

pump
{f} out (bir yerdeki) sıvıyı (pompayla) boşaltmak
pump
{f} tulumba ile çekmek
pump
{i} tulumba
pump
{i} ayakkabı

O dans ayakkabıları giyiyordu. - She was wearing pumps.

Topuklu ayakkabılarda yüksek fiyatlar hakkında bir sürü şikayetler vardı. - There have been a lot of complaints about the high prices at the pumps.

pump
{f} ağzından lâf almak
pump
{f} inip çıkmak (barometre)
pump
papuç/pompa
pump
{f} hava basmak
pump
{f} ağız aramak
pump
(fiil) pompalamak, tulumba ile çekmek, şişirmek, hava basmak, ağzından lâf almak, ağız aramak, nefesini kesmek, inip çıkmak (barometre)
pump
{f} k.dili. ağzını aramak
İngilizce - İngilizce
pump
a machine that extracts oil or gas from a well

    Heceleme

    a ma·chine that extracts oil or gas from a well

    Türkçe nasıl söylenir

    ı mışin dhıt îksträkts oyl ır gäs fırm ı wel

    Telaffuz

    /ə məˈsʜēn ᴛʜət əkˈstrakts ˈoil ər ˈgas fərm ə ˈwel/ /ə məˈʃiːn ðət ɪkˈstrækts ˈɔɪl ɜr ˈɡæs fɜrm ə ˈwɛl/