a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall

listen to the pronunciation of a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall
İngilizce - Türkçe

a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

board
ekmek

Katalogdan yeni bir ekmek tahtası sipariş ettim. - I ordered a new cutting board from a catalog.

board
{f} tahta döşemek
board
not tahtası
board
{i} sofra
board
ilan tahtası
board
oyun tahtası
board
tahtayla kaplamak
board
yönetim kurulu

Judy yönetim kurulunda tek kadın. - Judy is the only woman on the board.

Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı. - Some board members questioned his ability to run the corporation.

board
pansiyoner olarak almak/kalmak
board
kalas
board
sahne
board
geminin yanı veya bordası
board
{i} meclis
board
{i} kurul

Tom yönetim kurulunda. - Tom is on the board of directors.

Mike yönetim kurulunda tek erkek. - Mike is the only man on the board.

board
{f} pansiyoner
board
{i} kereste, tahta
board
{i} heyet
board
(Avrupa Birliği) idare meclisi, kurul
board
{i} tahta

Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı. - The fisherman saved himself by means of a floating board.

Tom dartları tahtadan çekti. - Tom pulled the darts out of the board.

board
{f} pansiyoner olarak kalmak
İngilizce - İngilizce
board
a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall