Tom şapkasındaki bir parça kiri fırçaladı.
- Tom brushed a bit of dirt off of his hat.
Bana o koyun etinden biraz ayır. Bir parça et için açlıktan ölüyorum.
- Save me some of that mutton. I'm starving for a bit of meat.
O bana biraz garip geldi.
- It's a bit strange to me.
Sana biraz tavsiye verebilir miyim?
- Can I give you a bit of advice?
Kimya ile zerre kadar ilgilenmiyorum.
- I'm not a bit interested in chemistry.
Could you move that up a bit?.
... >>Marissa Mayer: Peachdog, who wants to know a little bit ...
... VINT CERF: Can we keep going on this just a little bit? ...