a large room or hall used for the gathering of an audience

listen to the pronunciation of a large room or hall used for the gathering of an audience
İngilizce - Türkçe

a large room or hall used for the gathering of an audience teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

auditorium
{i} oditoryum

Kalabalık oditoryuma akın etti. - The crowd surged into the auditorium.

Beni oditoryumda karşılayabilir misin? - Can you meet me in the auditorium?

auditorium
{i} toplantı salonu

Toplantı salonunda sıcak olacağını biliyordum. - I knew it would be hot in the auditorium.

Herkes toplantı salonunda. - Everybody's in the auditorium.

auditorium
{i} konser salonu
auditorium
dinleme/izleme salonu
auditorium
izleyici bölümü
auditorium
koltuk

Konferans salonundaki en kötü koltuk ses mühendisinin tam arkasında 12. sıradaki orta koltuktur. - The worst seat in the auditorium is the middle seat in the 12th row right behind the sound engineer.

auditorium
{i} konferans salonu

Tom hizmetliden konferans salonuna giden kapıyı açmasını istedi. - Tom asked the janitor to open the door to the auditorium.

Öğrenciler konferans salonunda mı oturuyor? - Do the students sit in the auditorium?

İngilizce - İngilizce
auditorium
a large room or hall used for the gathering of an audience

    Heceleme

    a large room or hall used for the gath·er·ing of an au·di·ence

    Türkçe nasıl söylenir

    ı lärc rum ır hôl yuzd fôr dhi gädhırîng ıv ın ôdiıns

    Telaffuz

    /ə ˈlärʤ ˈro͞om ər ˈhôl ˈyo͞ozd ˈfôr ᴛʜē ˈgaᴛʜərəɴɢ əv ən ˈôdēəns/ /ə ˈlɑːrʤ ˈruːm ɜr ˈhɔːl ˈjuːzd ˈfɔːr ðiː ˈɡæðɜrɪŋ əv ən ˈɔːdiːəns/