Birtakım nüfuz sahibi arkadaşlarım var.
- I have a number of influential friends.
Tom, kendi veda yemeğinde birtakım müstehcen espriler yaptı ve bazı meslektaşları bundan rencide oldu.
- Tom told a number of off-colour jokes at his farewell dinner, and some of his colleagues were offended.
Tom konakta savurgan bir partiye ev sahipliği yaptı.
- Tom hosted an extravagant party at his mansion.
Tom birkaç yıl önce öldü.
- Tom died a number of years ago.
Birkaç yolcu yaralandı.
- A number of passengers were injured.
En sevdiğiniz geç gece talk-show sunucusu kim?
- Who's your favorite late night talk show host?
Yeni televizyon sunucusu biraz sert.
- The new TV host is a little rigid.
Doyurucu bir akşam yemeğinden sonra, Willie ev sahibine teşekkür etti.
- After a hearty dinner, Willie thanked the host.
Ev sahibimiz bize bir içki önerdi.
- Our host offered us a drink.
Ordu savaş sırasında bir dizi görkemli eylemlerde yer aldı.
- The army was involved in a number of brilliant actions during the battle.
O, bir dizi heyecanlı dedektif hikâyesi yazdı.
- He has written a number of exciting detective stories.
Meclis üyesi bir miktar tartışmalı önerge sundu.
- The councilor tabled a number of controversial motions.
Bir miktar kitap çalındı.
- A number of books were stolen.
Japonya Olimpiyatlara kaç kez ev sahipliği yaptı?
- How many times has Japan hosted the Olympics?
Sana ev sahipliği yapmam için tanrının beni seçmesine sevindim.
- I'm glad that God has chosen me to be your host.
Partiye Dan tarafından ev sahipliği yapıldı.
- The party was hosted by Dan.
Japonya Olimpiyatlara kaç kez ev sahipliği yaptı?
- How many times has Japan hosted the Olympics?
A host of parts for my Model A.
I spoke with a number of them about it.
A number of people have commented on it.