Tom'a bir hayli hayranım.
- I admire Tom a great deal.
O bir hayli sabır gösterdi.
- He displayed a great deal of patience.
Bugün yapacak çok işim var.
- I have a great deal to do today.
Onun konuşması onun çok şey bildiğine beni inandırdı.
- His talk led me to believe that he knows a great deal.
O, oldukça çok kazanır.
- He earns a great deal.
Tom oldukça çok seyahat eder.
- Tom travels a great deal.