Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a land mass that projects well above its surroundings; higher than a hill

listen to the pronunciation of a land mass that projects well above its surroundings; higher than a hill
İngilizce - Türkçe

a land mass that projects well above its surroundings; higher than a hill teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

mount
{f} çıkmak

Bu araba kolayca dağa çıkmak için yeterli güce sahiptir. - This car has enough power to go up the mountain easily.

mount
{i} dağ

Bazı tilkilerin bu dağda yaşadığını biliyor muydun? - Did you know that some foxes lived on this mountain?

Şu dağa tırmanmak istiyoruz. - We'd like to climb that mountain.

mount
çıkarma
mount
başlatmak
mount
tutturmak
mount
(Bilgisayar) oluştur
mount
duraç
mount
tırmanmak

Bu dağa tırmanmak çok zordur. - Climbing this mountain is very difficult.

Şu dağa tırmanmak istiyoruz. - We'd like to climb that mountain.

mount
tepe

Tepesi karla kaplı olan dağın adı nedir? - What is the name of the mountain whose top is covered with snow?

Sonunda, onlar dağın tepesine ulaştı. - At last, they reached the top of the mountain.

mount
kakmak
mount
asmak
mount
ü
mount
{f} oturtmak
mount
(isim) dağ, tepe, altlık, dayanak, çerçeve, binek hayvanı
mount
{f} üzerine yerleştirmek
mount
{i} çerçeve

Bob portreyi hoş bir çerçeve ile çerçeveledi fakat o tepetaklak olmuştu. - Bob mounted the portrait in a fancy frame, but it was upside down.

mount
(Tıp) Mikroskopla bakılacak şeyi içinde tutan cam levhacıklar, lam ve lamel
mount
{f} düzenlemek
mount
ata bindirmek
İngilizce - İngilizce
mountain
mount
a land mass that projects well above its surroundings; higher than a hill