Şitaki bir çeşit mantardır.
- A shiitake is a kind of mushroom.
Tom'un ne tür bir insan olacağından ve bizim gibi aynı evde oturmayı isteyip istemeyeceğinden emin değildik.
- We were unsure what kind of person Tom would be and whether he would like to live in the same house as us.
Tom ve Mary'nin bir çeşit sorunları var gibi görünüyor.
- Tom and Mary seem to be in some kind of trouble.
Tom'un partiye gelmeyeceğini az çok umuyorum.
- I'm kind of hoping Tom doesn't come to the party.
Buradaki bir şeyin az çok ortasındayız.
- We're kind of in the middle of something here.
Tom adeta tüyler ürpertici.
- Tom is kind of creepy.
That's the right answer, kind of.
I thought he was kinda cute.
- I thought he was kind of cute.
... their mood is kind of in the toilet. ...
... He's a kind of foreign policy thinker, has been a reporter ...