a java reserved word which is not currently used

listen to the pronunciation of a java reserved word which is not currently used
İngilizce - Türkçe

a java reserved word which is not currently used teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

future
{i} gelecek

Yakın gelecekte, AIDS'e son verebileceğiz. - In the near future, we will be able to put an end to AIDS.

Yakın gelecekte bir enerji krizi olacak. - There will be an energy crisis in the near future.

future
istikbal
future
{s} müstakbel

Ben müstakbel karımı görüyorum. - I see my future wife.

future
{i} gelecek zaman

Basit gelecek zaman denilen şey İngilizce sınavında kabul edilse bile, o mevcut değildir. - It is even becoming accepted even in exam-English that that called simple future tense does not exist.

future
(Ticaret) ileri tarihli işlemler
future
ileriki
const
sabit

Birçok astronom çeşitli farklı teknikler kullanarak Hubble sabitini ölçmek için çok çalışıyor. - Many astronomers are working hard to measure the Hubble constant using a variety of different techniques.

Gezegendeki su miktarı sabit kalır. - The amount of water in the planet remains constant.

future
ileride teslim edilmek üzere satılan veya satın alman mal
future
(sıfat) gelecek, ileriki, müstakbel, ilerideki, vadeli
future
{i} gelecekte olacak şey
future
{i} vadeli sözleşme
future
ati
future
vadeli işlemler future perf
future
{s} ilerideki
İngilizce - İngilizce
generic
future
const
a java reserved word which is not currently used

    Heceleme

    a Ja·va re·served word which I·s not cur·rent·ly used

    Türkçe nasıl söylenir

    ı cävı rizırvd wırd hwîç îz nät kırıntli yuzd

    Telaffuz

    /ə ˈʤävə rēˈzərvd ˈwərd ˈhwəʧ əz ˈnät ˈkərəntlē ˈyo͞ozd/ /ə ˈʤɑːvə riːˈzɜrvd ˈwɜrd ˈhwɪʧ ɪz ˈnɑːt ˈkɜrəntliː ˈjuːzd/