Genç bir kızın fena halde çürümüş cesedi otoyolun kenarında bulundu.
- The badly decomposed body of a young girl was found on the side of a highway.
İki şehir bu otoyol ile birbirine bağlandı.
- The two cities are connected by this highway.
Otobanda bir enkaz vardı.
- There was a wreck on the highway.
Dün otobanda korkunç bir kaza geçirdim.
- Yesterday I had a horrible accident on the highway.
Ana yoldan ayrıldıklarından beri, başka bir arabayla karşılaşmadılar.
- Since they left the national highway, they hadn't come across another car.
Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır.
- The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.
Savaştan sonra, karayollarının çoğu acilen tamir ihtiyacı duydu.
- After the war most of the highways were in urgent need of repair.
Bu ülkedeki karayolları mükemmel.
- The highways in this country are excellent.
Dün karayolunda korkunç bir kaza vardı.
- Yesterday, there was a terrible accident on the highway.
Hayat büyük bir karayolu gibidir.
- Life is like a big highway.
... The donkey caravan is the interstate highway ...
... I'm going 65 on the highway. ...