a fit place or time, convenience

listen to the pronunciation of a fit place or time, convenience
İngilizce - Türkçe

a fit place or time, convenience teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

opportunity
fırsat

O, fırsatı iyi kullandı. - He made good use of the opportunity.

Yeteneğini göstermek için bu az bulunur fırsatı en iyi şekilde kullanmalısın. - You should make the most of this rare opportunity to demonstrate your talent.

opportunity
olanak
opportunity
{i} fırsat, elverişli durum
opportunity
uygun zaman
opportunity
münasebet
opportunity
elverişli zaman
opportunity
firsat çıkmak
opportunity
{i} şans

Bazı değişiklikler yapma şansımız var. - We have the opportunity to make some changes.

Bu dünyada hiçbir güvenlik yoktur; sadece şans vardır. - There is no security on this earth; there is only opportunity.

opportunity
{i} uygun durum
İngilizce - İngilizce
{n} opportunity
a fit place or time, convenience