O evrensel hayranlıkla ilgili bir nesne oldu.
- She became an object of universal admiration.
Ben onun yeteneği için hayranlık hissediyorum.
- I feel admiration for his talent.
Sami'nin ailesi Kahire'de çok saygındı.
- Sami's family was much esteemed in Cairo.
Kendine saygın ne kadar düşük olursa o kadar fazla olumsuz şeylere odaklanmaya niyet edersin.
- The lower your self esteem, the more you tend to focus on negative things.