Oyuncu, harika bir başarı gerçekleştirdi.
- The player performed a wonderful feat.
Uluslararası uzay istasyonu inanılmaz bir mühendislik başarısıdır.
- The international space station is an amazing feat of engineering.
Onların idamı için belirlenen günde, o sanki şölene gidiyormuş gibi saçını kesti ve giyinip kuşandı.
- Upon the day appointed for their execution she cut off her hair and dressed herself as if going to a fete.