a favourable occasion for grasping a disappointment

listen to the pronunciation of a favourable occasion for grasping a disappointment
İngilizce - Türkçe

a favourable occasion for grasping a disappointment teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

opportunity
fırsat

Onu görme fırsatı kaçırmamalısınız. - You shouldn't miss the opportunity to see it.

O,müzeyi ziyaret etme fırsatından yararlandı. - He took advantage of the opportunity to visit the museum.

opportunity
olanak
opportunity
{i} fırsat, elverişli durum
opportunity
uygun zaman
opportunity
münasebet
opportunity
elverişli zaman
opportunity
firsat çıkmak
opportunity
{i} şans

Bu dünyada hiçbir güvenlik yoktur; sadece şans vardır. - There is no security on this earth; there is only opportunity.

Bazı değişiklikler yapma şansımız var. - We have the opportunity to make some changes.

opportunity
{i} uygun durum
İngilizce - İngilizce
opportunity