Seni burada görmek ne hoş sürpriz!
- What a pleasant surprise to see you here!
Ne güzel bir sürpriz!
- What a lovely surprise!
Mary şaşkınlıkla ona baktı.
- Mary stared back at him in surprise.
O, şaşkınlıkla bana baktı.
- He looked at me in surprise.
Ordumuz kırallığa baskın yaptı.
- Our army took the kingdom by surprise.
Bu beklenmedik bir sürpriz.
- This is an unexpected surprise.
Ne beklenmedik bir sürpriz!
- What an unexpected surprise!
Ona sürpriz yapmak istedim.
- I wanted to surprise her.
Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım.
- In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake.