a difficulty that has to be resolved or dealt with

listen to the pronunciation of a difficulty that has to be resolved or dealt with
İngilizce - Türkçe

a difficulty that has to be resolved or dealt with teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

problem
problem
problem
sorun

Bu hayvanın, bazı kalıtsal sorunları varmış gibi görünüyor. - There seems to be some genetic problem with this animal.

Bu büyük bir sorun olabilirdi. - This could become a big problem.

problem
{i} muamma
problem
{i} mat. problem
problem
tezli piyes
problem
{i} bilinmez
problem
{s} problemli, problem: problem child problem çocuk
problem
{s} problemli

Bir çocuğu ne kadar şımartırsak, o kadar problemli olur. - The more we spoil a child, the more problematic he will be.

problem
{s} sorun yaratan
problem
{i} sorun, mesele, problem
problem
{s} sorunlu

Sorunlu alanları belirleyebilir misiniz? - Can you identify the problem areas?

Agh. Annemden bir hediye almak için uzun bir süre bekledim. Ancak, çok sorunludur. - Agh. I waited for a long time for the receipt of a present from my mother. However, it's very problematic.

problem
problem play bir sorunu işleyen oyun
problem
problem child problem çocuk
problem
(isim) problem, sorun, mesele, muamma, bilinmez
İngilizce - İngilizce
problem
a difficulty that has to be resolved or dealt with

    Heceleme

    a dif·fi·cul·ty that has to be re·solved or dealt with

    Türkçe nasıl söylenir

    ı dîfıkılti dhıt hız tı bi rizälvd ır delt wîdh

    Telaffuz

    /ə ˈdəfəkəltē ᴛʜət həz tə bē rēˈzälvd ər ˈdelt wəᴛʜ/ /ə ˈdɪfəkəltiː ðət həz tə biː riːˈzɑːlvd ɜr ˈdɛlt wɪð/