a dialect of a language perceived as substandard and wrong teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- dialect
- {i} ağız
- dialect
- lehçe
Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır.
-The more countries a language is spoken in, the less important it is to sound like a native speaker, since speakers of that language are accustomed to hearing various dialects.
Onlar Güney Lehçesi ile konuşuyorlardı.
-They were speaking in a Southern dialect.
- dialect
- dil
Teochew dili, Min Nan'ın bir şivesidir.
-Teochew is a dialect of Min Nan.
Dilbilgisinde ve kelime hazinesinde, bazı lehçeler standart dilden önemli ölçüde farklıdır
-In grammar and vocabulary, some dialects differ significantly from the standard language.
- dialect
- ağgan
- dialect
- dialectal Lehçeye ait
- dialect
- {i} diyalekt
Hegel'le aynı şekilde, Panovsky'nin diyalektik kavramı tarihe önceden belirlenmiş bir rotayı izlettirir.
-In the same way as Hegel, Panovsky's notion of the dialectic makes history follow a predetermined course.
- dialect
- lisan
İlgili Terimler
a dialect of a language perceived as substandard and wrong teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- dialect
on the second day, Miss Anderson gave the school a lecture on why it was wrong to speak dialect. She had ended by saying Respectable people don't speak dialect..