a device for producing an alteration in sound produced by an instrument

listen to the pronunciation of a device for producing an alteration in sound produced by an instrument
İngilizce - Türkçe

a device for producing an alteration in sound produced by an instrument teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

effect
etki

Bazı öğretmenler, öğrencilerinin üzerinde büyük bir etkiye sahiptirler. - Some teachers have a great effect on their students.

O etkin önlemler alamadı. - He could not take effective measures.

effect
tesirsiz
effect
(Ticaret) poliçe çıkarmak
effect
sonuç

Sadece neden ve sonuçtur. - It's simply cause and effect.

Eğer bunu yaparsan,bu sadece aksi sonuçlar doğuracak. - If you do that, it will only bring about a contrary effect.

effect
başarmak
effect
{i} uygulama

Antiseptiklerin etkin uygulaması hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde önemli bir konudur. - The effective application of antiseptics is an important matter in the prevention of hospital infections.

effect
gerçekten

O gerçekten etkiliydi. - That was really effective.

effect
{i} izlenim
effect
{i} verim
effect
{f} gerçekleştirmek
effect
{i} gerçeklik
effect
{i} reaksiyon
effect
(fiil) gerçekleştirmek, meydana getirmek, etkisi olmak, sonuca vardırmak, ulaşmak, etki etmek
effect
{f} ulaşmak
effect
tatbik mevkii
effect
cause and effect sebep ve sonuç
effect
işlem
effect
for effect gösteriş için
effect
{i} yürürlük

Yasa hâlâ yürürlüktedir. - The law is still in effect.

Vize yasağı yürürlükte olduğu sürece Boston'a gidemem. - I cannot travel to Boston as long as the visa ban is in effect.

İngilizce - İngilizce
effect
a device for producing an alteration in sound produced by an instrument

    Heceleme

    a de·vice for pro·du·cing an al·te·ra·tion in sound pro·duced by an in·stru·ment

    Türkçe nasıl söylenir

    ı dîvays fôr prıdusîng ın ôltıreyşın în saund prıdust bay ın înstrımınt

    Telaffuz

    /ə dəˈvīs ˈfôr prəˈdo͞osəɴɢ ən ˌôltərˈāsʜən ən ˈsound prəˈdo͞ost ˈbī ən ˈənstrəmənt/ /ə dɪˈvaɪs ˈfɔːr prəˈduːsɪŋ ən ˌɔːltɜrˈeɪʃən ɪn ˈsaʊnd prəˈduːst ˈbaɪ ən ˈɪnstrəmənt/