a device for determining direction

listen to the pronunciation of a device for determining direction
İngilizce - Türkçe

a device for determining direction teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

compass
pusula

Pusula kuzeyi gösterir. - The compass points to the north.

Tom her zaman çantasında bir harita ve pusula taşır. - Tom always carries a map and compass in his bag.

compass
{i} kapsam
compass
{i} çevre
compass
{f} kapsamak
compass
kuşatma
compass
manyetik pusula
compass
çevrelemek
compass
(Muzik) ses genişliği
compass
idrak etmek
compass
pergel

Pergelle bir daire çizdim. - I drew a circle with compasses.

compass
(Askeri) PUSULA: Yön tayinine yarayan alet. Bir manyetik pusulanın daima mıknatısı kuzey kutbunu gösteren manyetik bir ibaresi vardır
compass
rüzgargülü
compass
{i} kuşatmak
compass
{i} sınır
compass
(fiil) erişmek, başarmak, anlamak; gizli plan kurmak; kuşatmak, sarmak, kapsamak
compass
sağlamayı başar
compass
{f} sarmak
compass
(isim) pusula; çevre, alan, kapsam; menzil, erim, sınır; kavramak, kuşatmak
compass
{f} erişmek
İngilizce - İngilizce
compass
a device for determining direction

    Heceleme

    a de·vice for de·ter·min·ing di·rec·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    ı dîvays fôr dîtırmınîng dayrekşîn

    Telaffuz

    /ə dəˈvīs ˈfôr dəˈtərmənəɴɢ dīˈreksʜən/ /ə dɪˈvaɪs ˈfɔːr dɪˈtɜrmənɪŋ daɪˈrɛkʃɪn/