Tom bana bir sihirbazlık numarası gösterdi.
- Tom showed me a magic trick.
Sihirbazlık gösterisi bugün harikaydı.
- The magic show was awesome today.
Her lamba büyülü değildir.
- Not every lamp is magic.
Büyücünün hileleri bizi şaşırttı.
- The magician's tricks surprised us.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.
- Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again.
Narnia'nın büyülü dünyasına hoş geldiniz.
- Welcome to the magical world of Narnia.
Tom ve Mary birlikte Pulpit Rock'tan paraşütle atladılar. Kısa ama büyülü bir deneyimdi.
- Tom and Mary have jumped together from Pulpit Rock with a parachute. It was a short but magical experience.
Pek çok eğlenceli sihirli hileler bilir.
- He knows many amusing magic tricks.
Tom sihirli bir numara yaptı.
- Tom performed a magic trick.