a coin that is readily available and inexpensive

listen to the pronunciation of a coin that is readily available and inexpensive
İngilizce - Türkçe

a coin that is readily available and inexpensive teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

common
müşterek

Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var. - Tom and Mary have something surprising in common.

Buna müştereken sahibiz. - We have that in common.

common
yaygın

Yapay dünya uydularının fırlatılmasına yaygın olarak uzayın bir keşfi gözüyle bakılmaktadır. - The launching of artificial earth satellites is commonly looked upon as an exploration of space.

Sınır kavgaları yaygındı. - Border fights were common.

common
{s} ortak

İki başbakanın ortak hiçbir şeyi yoktu. - The two premiers had nothing in common.

Birçok Asyalının ortak dili İngilizce'dir. - The common language of many Asians is English.

common
{s} genel

Ökseotu genelde Noel dekorasyonu olarak kullanılır. - Mistletoe is commonly used as a Christmas decoration.

Kardiyopulmoner resüsitasyon genelde 'CPR' olarak bilinir. - Cardiopulmonary resuscitation is commonly known as 'CPR'.

common
sıkça rastlanan
common
{i} halka açık yer
common
kamusal
common
çok kullanılan

30 tane en çok kullanılan küfürlü kelimelerin listesini düzenledim. - I compiled a list of 30 of the most common dirty words.

common
halka açık yeşil alan
common
(adj) ortak
common
müşterek, ortak; beraber yapılan: common defense ortak savunma. common enemy ortak düşman. common grave ortak bir mezar. common prayer
common
{i} park
common
{i} meydan
common
umuma ait
common
common consent umumun rızası
common
{s} bayağı
common
(sıfat) ortak, müşterek, genel, yaygın; kaba saba, kaba, adi; sıradan, bilinen; bayağı, olağan, alışılagelmiş, alelâde
common
{s} kaba

Sodyum bikarbonat, yaygın olarak kabartma tozu olarak bilinir. - Sodium bicarbonate is commonly known as baking soda.

İngilizce - İngilizce
common
a coin that is readily available and inexpensive

    Heceleme

    a coin that I·s read·i·ly a·vail·a·ble and in·ex·pen·sive

    Türkçe nasıl söylenir

    ı koyn dhıt îz redıli ıveylıbıl ınd înîkspensîv

    Telaffuz

    /ə ˈkoin ᴛʜət əz ˈredəlē əˈvāləbəl ənd ˌənəkˈspensəv/ /ə ˈkɔɪn ðət ɪz ˈrɛdəliː əˈveɪləbəl ənd ˌɪnɪkˈspɛnsɪv/