O, oyun için güzel bir önsöz yazdı. - He wrote a fine preface to the play.
O, oyun için güzel bir önsöz yazdı.
He wrote a fine preface to the play.
Bu sözlüğün bir önsözü var bir girişi değil. - This dictionary has a preface, not a foreword.
Bu sözlüğün bir önsözü var bir girişi değil.
This dictionary has a preface, not a foreword.