a brief advertisement or program segment on television

listen to the pronunciation of a brief advertisement or program segment on television
İngilizce - Türkçe

a brief advertisement or program segment on television teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

spot
{f} lekelemek; leke yapmak
spot
{f} seçmek
spot
projektör
spot
{f} yerine koymak
spot
çiselemek
spot
alacalamak
spot
{f} lekelenmek
spot
mahal

Leyla'nın arabası en son Sami'nin öldürülmesinden bir gün önce mahallede fark edildi. - Layla's car was last spotted in the neighborhood a day before Sami's murder.

spot
benek

Bir kırmızı ve benekli beyaz havlu, lütfen. - A red and spotted white towel, please.

Vücudunun her tarafında kırmızı benekler var. - He has red spots all over his body.

spot
çekit
spot
mahkûmiyet
spot
güç durum
spot
bulmak
spot
{f} benek benek olmak
spot
(sıfat) peşin para ile yapılan, hemen teslim edilen
spot
{i} sahne ışığı
spot
yerinde olan
spot
{i} spot
spot
{i} reklâm
İngilizce - İngilizce
spot
a brief advertisement or program segment on television

    Heceleme

    a brief ad·ver·tise·ment or pro·gram seg·ment on te·le·vi·sion

    Türkçe nasıl söylenir

    ı brif ıdvırtızmınt ır prōgräm segmınt ôn telıvîjın

    Telaffuz

    /ə ˈbrēf ədˈvərtəzmənt ər ˈprōˌgram ˈsegmənt ˈôn ˈteləˌvəᴢʜən/ /ə ˈbriːf ədˈvɜrtəzmənt ɜr ˈproʊˌɡræm ˈsɛɡmənt ˈɔːn ˈtɛləˌvɪʒən/