a bodily disorder or disease; the symptom of such a disorder

İngilizce - Türkçe

a bodily disorder or disease; the symptom of such a disorder teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

{i} şikâyet

Tom'un davranış şekli ile ilgili çok sayıda şikâyetler olmuştur. - There have been a lot of complaints about the way Tom behaves.

Herhangi bir şikâyet veya önerilerinizi aşağıdaki e-posta adresine gönderin. - Please send any complaints or suggestions to the following email address.

complaint

{i} hastalık

complaint

(Ticaret) şikayet (etme)

Mary resmi şikayette bulundu. - Mary filed a formal complaint.

Tom resmi şikayette bulundu. - Tom filed a formal complaint.

{i} yakınma

Ben senin bitmeyen yakınmalarından bıktım. - I'm tired of your endless complaints.

Benim herhangi bir yakınmam yok. - I don't have any complaints.

complaint

(isim) şikâyet, sitem, ağlayıp sızlanma, yakınma; suçlama, iftira; dert, rahatsızlık, şikâyet sebebi

complaint

{i} ağlayıp sızlanma

{i} suçlama

{i} iftira

{i} dert

{i} şikâyet sebebi

İngilizce - İngilizce

a bodily disorder or disease; the symptom of such a disorder teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: complaint
Don't come too close, I've got this nasty complaint.

a bodily disorder or disease; the symptom of such a disorder

Heceleme

a bo·di·ly dis·or·der or disease; the symp·tom of such a dis·or·der

Telaffuz

Resimler

Google Resimler

Bing Resimler

Geçmiş

Favoriler

Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.

a bodily disorder or disease; the symptom of such a disorder