aşmamak

listen to the pronunciation of aşmamak
Türkçe - İngilizce
(neg. form of aşmak ) not to pass over
not to exceed
draw the line
not to pass over
limit oneself to
go beyond
overshoot
gone beyond
went beyond
inc
cooked food
smooth
surpass

With that performance, you have surpassed yourself. Congratulations! - O performansla, kendini aştın. Tebrikler!

The theory of evolution surpasses the scope of my imagination. - Evrim teorisi benim hayal kapsamını aşar.

transcend

To be human we must transcend our animal nature. - İnsan olarak hayvan doğamızı aşmalıyız.

Exporting is a commercial activity which transcends borders. - İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.

exceed

Imports exceeded exports last year. - Geçen yıl ithalat ihracatı aştı.

The wonderful performance of this actress exceeded all expectations. - Bu aktrisin muhteşem performansı tüm beklentileri aştı.

surpassing
aşmamak