My joints ache when it gets cold.
- Hava soğuk olduğunda eklemlerim ağrıyor.
It's ached before, but never as badly as right now.
- Daha önce ağrıyordu, ama asla şu andaki kadar kötü bir şekilde değil.
Tom put up with the pain for a couple of weeks before finally going to the hospital.
- Sonunda hastaneye gitmeden önce, Tom ağrıya birkaç hafta dayandı.
I have occasional pains in the stomach.
- Midemde ara sıra olan ağrılar var.
I have a sore throat and runny nose.
- Boğazım ağrıyor ve burnum akıyor.
Tom rubbed his sore feet.
- Tom ağrıyan ayağını ovaladı.
Tom got addicted to painkillers after his accident.
- Tom kazadan sonra bir ağrı kesici bağımlısı oldu.
Tom is saying he doesn't want any painkillers.
- Tom hiç ağrı kesici istemediğini söylüyor.
Analgesics may be used if pain is severe.
- Ağrı şiddetliyse ağrı kesici kullanılabilir.
I'm going to give you an injection of an analgesic.
- Sana ağrı kesici bir enjeksiyon yapacağım.
pain reliever = analgesic = painkiller.