ağırlamak

listen to the pronunciation of ağırlamak
Türkçe - İngilizce
host

They are fulfilling the commandment to host guests. - Onlar misafirleri ağırlamak için Allah'ın emrini yerine getiriyorlar.

entertain
host a banquet; fete
to slow down
wine and dine smb
feast
show hospitality
to entertain, to put sb up, to show hospitality to sb
host at a party
entertain with a feast
receive

Santa Claus, I want to receive a girlfriend for Christmas. - Noel Baba, Noel için bir kız arkadaş ağırlamak istiyorum.

dine
to entertain, treat (a guest) with respect
regale
wine
put somebody up
put up
make welcome
roll out the welcome mat
roll out the welcome
{f} fete
(misafir) ağırlamak
entertain
konuk ağırlamak
welcome
misafir ağırlamak
entertain a guest
ağırlama
hospitality
ağırlama
etc
ağırlama
music played to greet a bride or a groom
ağırlama
warm reception of guests and strangers into one's home welcome
ağırlama
movies
ağırlama
something that entertains such as theatre
ağırlama
lines of homage at the end of a poem
ağırlama
act of being hospitable; entertainment
ağırlama
the serving of food and drink to a guest
ağırlama
respect shown to a guest
ağırlama
{i} entertainment
düğün pilavıyla dost ağırlamak
to take credit for what has been done by others
iyi ağırlamak
do smb. well
iyi ağırlamak
do smb. proud
iyi ağırlamak
make smb. welcome
konuk ağırlamak
to host
misafir ağırlamak
to entertain a guest
misafir ağırlamak
do the honors

Would you like to do the honors? - Misafir ağırlamak ister misin?

Türkçe - Türkçe
Konuğa saygı göstererek onun her türlü rahatını, ihtiyacını sağlamak, ikram etmek, izaz etmek: "Yine güler yüzle misafirlerini ağırlıyorlar."- M. Ş. Esendal
Konuğa saygı göstererek onun her türlü rahatını, ihtiyacını sağlamak, ikram etmek, izaz etmek
izaz etmek
(Osmanlı Dönemi) TEMCİD
ululamak
Ağırlama
iclal
Ağırlama
izzetüikram
Ağırlama
izaz
ağırlama
Gelin veya güvey karşılanırken çalınan kıvrak bir hava
ağırlama
Ağırlamak işi, ikram, izaz
ağırlama
Gelin veya güveyi karşılanırken çalınan kıvrak bir hava