(of a disease) having a rapid course and violent effect

listen to the pronunciation of (of a disease) having a rapid course and violent effect
İngilizce - Türkçe

(of a disease) having a rapid course and violent effect teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

deadly
öldürücü
deadly
{s} ölümcül

Hristiyan dinine göre yedi ölümcül günahın isimlerini ezberden okuyabilir misin? - Can you recite the names of the seven deadly sins according to the Christian religion?

Mızrağın ucu, ölümcül bir zehire batırıldı. - The tip of the spear was dipped in a deadly poison.

deadly
bayıcı
deadly
çok

Leyla çok ölümcül bir kadındı. - Layla was a very deadly woman.

deadly
sıkıcı

Parti tamamen sıkıcıydı. - The party was perfectly deadly.

deadly
ölü/ ölüm gibi
deadly
ölesiye
deadly
{s} ölümüne
deadly
çok/ölümü andıran
deadly
the seven deadly sins yedi büyük günah
deadly
deadly nightshade güzelavratotu
deadly
{s} ölüm

Hristiyan dinine göre yedi ölümcül günahın isimlerini ezberden okuyabilir misin? - Can you recite the names of the seven deadly sins according to the Christian religion?

Mızrağın ucu, ölümcül bir zehire batırıldı. - The tip of the spear was dipped in a deadly poison.

deadly
(sıfat) öldürücü, ölümcül, ölümüne, ölüm; amansız; çok; müthiş
deadly
{s} ölü gibi
deadly
ölü gibi/etkili/ölümcül
deadly
Atropa belladonna
deadly
(Tıp) Öldürücü, şiddetli
İngilizce - İngilizce
deadly
(of a disease) having a rapid course and violent effect