Sadece birkaç kişi beni anladı.
- Only a few people understood me.
Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
- Only a few people showed up on time.
Birkaç yıl önce, bizim odanın içinde az miktarda mobilya vardı.
- A few years ago, our room had little furniture in it.
Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki en modern silahlardan bazılarına sahip olmasına rağmen, çok az sayıda savaş kazandı.
- Although the United States has some of the most modern weapons in the world, it has won very few wars.
Sepette birçok çürük elmalar vardı.
- There were quite a few rotten apples in the basket.
Birçok insanın iki arabası var.
- Quite a few people have two cars.