While employed at the bank, he taught economics at college.
- Bankada görevlendirildiğinde ,kolejde ekonomi öğretti.
Xavier is a young student studying economics at the University of Paris.
- Xavier, Paris Üniversitesi'nde ekonomi okuyan genç bir öğrenci.
Although the economy is weak, some companies are still making a profit.
- Ekonomi zayıf olmasına rağmen, bazı şirketler hâlâ kazanç sağlıyor.
We stayed at an economy hotel.
- Biz, bir ekonomi otelde kaldık.
I don't care about economics.
- Ben ekonomi bilimi hakkında dikkat etmem.
My major is economics.
- Benim branşım ekonomi bilimidir.