(d) the pope or his court at rome; as, to appeal to the see of rome

listen to the pronunciation of (d) the pope or his court at rome; as, to appeal to the see of rome
İngilizce - Türkçe

(d) the pope or his court at rome; as, to appeal to the see of rome teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

see
{f} bakmak

Gerçek bir keşif yolculuğuna çıkmak yeni manzaralar bulmakla olmaz ancak onlara yeni gözlerle bakmakla olur. - The real journey of discovery doesn't consist in exploring new landscapes but rather in seeing with new eyes.

see
bakınız

Daha fazla bilgi için www.example.com'a bakınız. - See www.example.com for more information.

Lütfen ayrıntılar için aşağıya bakınız. - Please see below for details.

see
dikkat etmek
see
farkına varmak
see
gör

Mary artık onu asla görmemeye karar verdi. - Mary decided never to see him any more.

Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum. - I want to see you before you go.

see
{f} anlamak

Tom, bitişik odadaki ebeveynlerinin ne konuştuğunu duyup duyamayacağını anlamak için kulağını duvara dayadı. - Tom pressed his ear against the wall to see if he could hear what his parents were discussing in the next room.

Bütün yolu sadece onun evden uzakta olduğunu anlamak için yürüdüm. - I went all the way to see her only to find her away from home.

see
{f} görüp geçirmek
see
{i} piskoposluk
see
gör(mek)
see
{i} papalık
see
gereğini yapmak
see
see a thing through bi
see
(fiil) görmek, seyretmek, bakmak, görüp geçirmek; görüşmek; anlamak; sezmek, farketmek; göz önüne almak; uğurlamak, yolcu etmek
see
{f} görmek: If you shut your eyes you won't see anything. Gözlerini kaparsan hiçbir şey görmezsin
see
{f} farketmek
see
{f} anlamak: Do you see what I
see
bir yolunu bulmaya çalışmak
İngilizce - İngilizce
see
(d) the pope or his court at rome; as, to appeal to the see of rome