(a) savaşmak

listen to the pronunciation of (a) savaşmak
Türkçe - İngilizce
wage war/a battle/a fight
savaşmak
fight

Some were unwilling to fight. - Bazıları savaşmak için isteksiz.

They combined forces to fight the enemy. - Düşmanla savaşmak için güçlerini birleştirdiler.

savaşmak
battle
savaşmak
fight a battle
savaşmak
make war

Bush doesn't want to make wars in order to control Central Asian oil. - Bush Orta Asya petrolünü kontrol etmek için savaşmak istemiyor.

savaşmak
war

If she wants a war, she's got a war. - Savaşmak istiyorsa bir savaşı var.

Bush doesn't want to make wars in order to control Central Asian oil. - Bush Orta Asya petrolünü kontrol etmek için savaşmak istemiyor.

savaşmak
struggle
savaşmak
conflict
savaşmak
campaign
etkin bir şekilde savaşmak
wage effective war against
göğüs göğüse savaşmak
fall to
göğüs göğüse savaşmak
run in
ile savaşmak
war with
karşı savaşmak
fight against

You have to fight against this other woman. - Bu diğer kadına karşı savaşmak zorundasın.

Everybody must unite to fight against AIDS. - Herkes AIDS'e karşı savaşmak için birleşmelidir.

karşı savaşmak
war against
savaşmak
wage war on smb
savaşmak
to fight, battle, wage war
savaşmak
(için) battle for
savaşmak
to fight (against) (someone, something)
savaşmak
to fight, to battle, to war; to fight (against) sth, to battle, to combat
savaşmak
contend
savaşmak
(karşı) battle against
savaşmak
strive with
savaşmak
wage war against
savaşmak
strive against
yeldeğirmenlerine karşı savaşmak
tilt at windmills
yeldeğirmenlerine karşı savaşmak
fight windmills
ümitsizce savaşmak
fight a losing battle against
Türkçe - Türkçe

(a) savaşmak teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

savaşmak
Uğraşmak, mücadele etmek
savaşmak
Ordu ölçüsünde iki silahlı kuvvet karşı karşıya gelip çarpışmak, muharebe etmek
savaşmak
Hatta bir kere de gazinonun kapısında bizden kaçmağa savaşmıştır."- R. N. Güntekin
savaşmak
Uğraşmak, mücadele etmek: "Azmi'yi bizimle beraber gelmeğe pek güçlükle razı edebilmişizdir
(a) savaşmak