Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

şelale

listen to the pronunciation of şelale
Türkçe - İngilizce
(isim) Waterfall

Tom lives alone in a small cabin near a waterfall. - Tom bir şelaleye yakın bir kamarada yaşıyor.

I saw a man standing naked under the waterfall. - Şelalenin altında çıplak duran bir adam gördüm.

{i} waterfall

Are there waterfalls in your country? - Ülkenizde şelâleler var mı?

There is a waterfall above the bridge. - Köprünün yukarısında bir şelale var.

waterfall, cataract, cascade, falls çavlan
(big) waterfall
linn
fall

I saw a wonderful fall there. - Orada harika bir şelale gördüm.

cataract
cascade
falls
donmuş şelâle
icefall
ikiz şelale
twin falls
Türkçe - Türkçe