The brown hat is old.
- Kahverengi şapka eski.
That hat becomes you.
- Bu şapka üzerinde iyi durdu.
Tom lost his cap, and he felt that he had to buy a new one.
- Tom şapkasını kaybetti, ve yeni bir tane almak zorunda olduğunu hissetti.
Tom took off his cap.
- Tom şapkasını çıkardı.
It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.
- Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
Tom put on his fishing vest and hat and headed for the door.
- Tom balık tutma yelek ve şapkasını giydi ve kapıya yöneldi.