The boy persisted in his opinion.
- Çocuk fikrinde ısrar etti.
To err is human, but to persist in error is diabolical.
- Hata yapmak insana mahsustur ama hatada ısrar etmek şeytanidir.
The lawyer insisted on the client's innocence.
- Avukat müvekkilinin masumiyeti konusunda ısrar etti
The millionaire insisted on acquiring the masterpiece no matter how much it cost.
- Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.