ısırılmak

listen to the pronunciation of ısırılmak
Türkçe - İngilizce
to be bitten
ısır
{f} bite

His bark is worse than his bite. - Havlayan köpek ısırmaz.

A barking dog doesn't bite. - Havlayan köpek ısırmaz.

ısır
{f} bitten

My leg was bitten by that dog. - Bacağım o köpek tarafından ısırıldı.

Tom has bitten off more than he can chew. - Tom çiğneyebileceğinden daha fazlasını ısırdı.

ısır
{f} biting

Tom has the habit of biting his nails. - Tom'un tırnaklarını ısırma alışkanlığı vardır.

The fish aren't biting today. - Balıklar bugün ısırmıyorlar.

ısır
{f} champ
Türkçe - Türkçe
Dişleri arasında sıkılmak veya koparılmak
ısırılma
Isırılmak işi