He confessed in court that he was in touch with racist groups.
- O, ırkçı gruplarla temas halinde olduğunu mahkemede itiraf etti.
I know Tom isn't a racist.
- Tom'un ırkçı olmadığını biliyorum.
There are people of many different races living in America.
- Amerika'da yaşayan birçok farklı ırklarda insanlar vardır.
There are many different races in the world.
- Dünyada birçok farklı ırk vardır.
Racial tensions remained high.
- Irkçı gerilimler yüksek kaldı.
He's opposed to racial discrimination.
- Irksal ayrımcılığa karşı çıktı.
Japanese should not forget that America is a multiracial nation.
- Japonlar Amerikanın çok ırklı bir ulus olduğunu unutmamalı.