Buna dahil olmak istemiyorum.
- I don't want to get involved in this.
Ben parçamı söyledim ve artık dahil olmak istemiyorum.
- I've said my piece and I don't want to be involved anymore.
where interpersonal relationships are involved - ...kişilerarası ilişkiler işin içine girdiğinde.
Ebeveynlik totaliterliği içerir.
- Parenthood involves totalitarianism.
Hisse senetlerine yatırım yapmak risk içerir.
- Investing in stocks involves risk.
Ben buna karışmış olamam.
- I can't be involved in this.
O cinayet davasına karışmış gibi görünüyor.
- She seems to be involved in that murder case.
Tom'u karıştırmak istemiyordum.
- I didn't want to involve Tom.
Üzgünüm, Tom, seni karıştırmak istemedim.
- Sorry, Tom, I didn't want to get you involved.