ıf; in case of

listen to the pronunciation of ıf; in case of
İngilizce - Türkçe

ıf; in case of teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

in case of
halinde

Yağmur halinde atletik toplantı iptal edilecektir. - In case of rain, the athletic meeting will be called off.

Kırmızı lamba tehlike halinde yanar. - The red lamp lights up in case of danger.

in case of
olması halinde

Zorluk olması halinde, sorabilirsin. - In case of whatever difficulty, you may ask.

Yangın olması halinde bu butona bas! - Push this button in case of fire!

in case of
durumunda

Yangın durumunda, çanı çal. - In case of fire, ring the bell.

Bir deprem durumunda, gazı kapatın. - In case of an earthquake, turn off the gas.

in case of
vukuu halinde
in case of
(Konuşma Dili) koşulunda
in case of
takdirde

Yangın olduğu takdirde bu butona bas! - Push this button in case of fire!

in case of
olduğu taktirde
in case of
olursa

Sorun olursa, lütfen beni arayın. - In case of trouble, please call me.

Yangın olursa diye el altında her zaman bir kova su bulundur. - Always keep a bucket of water handy, in case of fire.

in case of
-dığı takdirde
in case of
anında
in case of
durumunda. durum anında. or: in case of emergency break the windows: Acil durumda camları kırınız
in case of
halinde: In case of fire press this button. Yangın anında bu düğmeye basın. in case of emergency acil durumda
in case of
olduğu takdirde

Yangın olduğu takdirde bu butona bas! - Push this button in case of fire!

İngilizce - İngilizce

ıf; in case of teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

If; in case of
should
ıf; in case of

    Telaffuz

    Videolar

    ... Because we have the case of the 2011, it occurred in March ...
    ... In our case, of course, was we depend on NGOs. ...