1. "Bunlar ekseriya üvey ana elinden kaçmış sakin çocuklar."- S. F. Abasıyanık.
2. "Üvey anası ona bir kurtarıcı gibi geldi."- T. Buğra.
This part of the land belongs to my stepmother.
- Arazinin bu kısmı üvey anneme aittir.
Mary is Tom's stepmother.
- Mary Tom'un üvey annesidir.
Sami called his stepmom.
- Sami üvey annesini aradı.