özür dilemeyerek

listen to the pronunciation of özür dilemeyerek
Türkçe - İngilizce
unapologetically
In an unapologetic manner; unaccompanied by any apology
without apology, without acknowledging wrongdoing
özür dile
beg off
özür dile
apologize

I called Susan to apologize to her, but she hung up on me. - Ona özür dilemek için Susan'ı aradım fakat o, telefonu yüzüme kapadı.

I apologized, but even then she wouldn't speak to me. - Özür diledim fakat o zaman bile benimle konuşmadı.

özür dile
beg your pardon
özür dile
apologize to
özür dile
apologetic

Tom smiled apologetically and left the room. - Tom özür diler gibi gülümsedi ve odayı terk etti.

I don't like the apologetic undertone of this article. - Ben bu makalenin özür dileyen tonundan hoşlanmıyorum.

özür dilemeyerek