I can't kiss Tom if he doesn't want to be kissed.
- Eğer öpülmek istemiyorsa Tom'u öpemem.
Tom was about to be kissed, but he didn't know it.
- Tom öpülmek üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
Any man who can drive safely while kissing a pretty lady is simply not giving the kiss the attention it deserves.
- Güzel bir bayanı öperken güvenle araba sürebilen bir sürücü sadece öpücüğe hakettiği ilgiyi vermiyordur.
I saw Tom kissing Mary.
- Tom'un Mary'yi öptüğünü gördüm.
She kissed me on the cheek and said goodnight.
- Yanağımdan öptü ve iyi geceler dedi.
She kissed away the boy's tears.
- O, çocuğun gözyaşlarını öperek geçirdi.