önce gelme

listen to the pronunciation of önce gelme
Türkçe - İngilizce
precedence
preceding
(Hukuk) figure prominently
primacy
önce gel
come before

If you can't come before lunch, how about 4 o'clock in the afternoon? - Öğle yemeğinden önce gelemiyorsanız, öğleden sonra saat 4'e ne dersiniz?

Duty should come before anything else. - Görev başka her şeyden önce gelmeli.

önce gelmek
come before
önce gelmek
predate
önce gel
{f} preceding
önce gel
precede

Lightning precedes thunder. - Şimşek gök gürültüsünden önce gelir.

The flash of lightning precedes the sound of thunder. - Şimşeğin ışığı gök gürültüsünün sesinden önce gelir.

önce gelmek
take precedence of
önce gelmek
antedate
önce gelmek
to precede
önce gelmek
precede
önce gelmek
forego
Türkçe - Türkçe
takaddüm
önce gelme