ödemeler

listen to the pronunciation of ödemeler
Türkçe - İngilizce
(Ticaret) disbursements
(Finans) accounts payable
ödeme
payment

I prefer payment in full to payment in part. - Ben tam ödemeyi kısmi ödemeye tercih ederim.

I am quite ready for payment. - Ben, gerçekten ödeme için hazırım.

ödeme
pay

They shut his water off because he didn't pay the bill. - Faturayı ödemediği için suyu kestiler.

I demanded that he should pay. - Onun ödemesi gerektiğini iddia ettim.

ödemeler dengesi
balance of payments
ödeme
redemption
nakit ödemeler
(Ticaret) cash payments
telafi edici ödemeler
(Ticaret) compensatory payments
zorunlu ödemeler
(Ticaret) non-discretionary payments
ödeme
(Ticaret) cash delivery
ödeme
(Ticaret) outlay
ödeme
imbursement
ödeme
prestation
ödeme
(Ticaret) liquidate
ödeme
(Askeri,Kanun) reimbursement

I was excited by the promise of reimbursement from my purchase. - Satın alma işlemimden geri ödeme sözü ile heyecanlıydım.

ödeme
credit

Can I use a credit card for payment? - Ödeme için kredi kartı kullanabilir miyim?

I would like to pay with a credit card. - Ben bir kredi kartı ile ödemek istiyorum.

ödeme
(Ticaret) acquit
ödeme
disbursal
ödemeler dengesi
(Ticaret) deficit balance
ödeme
payoff
ödeme
settlement
ödeme
consideration
ödeme
paying

I was absolved from paying my father's debt. - Babamın borcunu ödemekten berat edildim.

He left the restaurant without paying. - Ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.

ödeme
pay to
ödemeler dengesi
balance of payment
Uluslar arası Ödemeler Bankası
(Hukuk) Bank for International Settlements (BIS)
emeklilere yapılan ödemeler, emekli maaşı
(Hukuk) pension
genel ödemeler dengesi
(Hukuk) overall balance of payments
otonom ödemeler
(Ticaret) autonomous payments
tahsilat ve ödemeler hesabı
(Ticaret) receipts and payment account
ödeme
inpayment
ödeme
(günah) atonement
ödeme
satisfaction
ödeme
disbursement
ödeme
redress
ödeme
discharge
ödeme
rendering
ödeme
remuneration
ödeme
conciliation
ödeme
(Hukuk) disbursement, payment, settlement
ödeme
clearance
ödeme
repayment

He impatiently asked for repayment. - O sabırsızlıkla ödeme istedi.

ödeme
payment, pay
ödeme
render
ödeme
disburse
özet ödemeler dengesi
(Ticaret) summary balance of payments
Türkçe - Türkçe

ödemeler teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Ödeme
ifa
Ödeme
(Osmanlı Dönemi) VEFA
Ödeme
(Hukuk) İTA
Ödeme
(Hukuk) TAZMİN
ödeme
Ödemek işi, tediye
ödemeler