Are you a teacher or a student here?
- Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz?
Are you a teacher? Yes, I am.
- Siz bir öğretmen misiniz? Evet, ben bir öğretmenim.
I've been a ski instructor for three years.
- Üç yıldır bir kayak öğretmeniyim.
I cannot understand the Arabic Level 5 instructor. He speaks too fast!
- Arapça Seviye 5 öğretmenini anlayamıyorum. O çok hızlı konuşuyor!
The dog knew its master.
- Köpek öğretmenini tanıyordu.
The teacher said that you need to master the subject.
- Öğretmen konuyu öğrenmen gerektiğini söyledi.
I'm a schoolteacher from Boston.
- Ben Bostonlu bir öğretmenim.
My mom was a schoolteacher.
- Annem bir öğretmendi.
It's very unlikely that the teacher will believe Tom's excuse for not having his homework done on time.
- Öğretmenin ev ödevini zamanında yapmadığı için Tom'un özrünü kabul etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
Why don't you ask your teacher for advice?
- Neden öğretmenine danışmıyorsun?
The professor teaches Czech.
- Öğretmen, Çekçe öğretiyor.
What's his professor's name?
- Onun öğretmeninin adı nedir?
Hocasının adı neymiş?
- Öğretmeninin ismi ne?