çok sayıda

listen to the pronunciation of çok sayıda
Türkçe - İngilizce
in large quantities
a great number of

There are a great number of schools in this city. - Bu şehirde çok sayıda okul vardır.

A great number of students battled for freedom of speech. - Çok sayıda öğrenci konuşma özgürlüğü için savaştı.

{s} numerous

The king had numerous illegitimate children with her. - Kralın ondan çok sayıda gayrımeşru çocuğu vardı.

There are numerous universities in Kyoto. - Kyoto'da çok sayıda üniversite var.

wide range of
multiplexed
a wide range of
scores

Scores of people visited Japan. - Çok sayıda insan Japonyayı ziyaret etti.

Scores of people gathered in front of the Royal Palace. - Çok sayıda insan Royal Palace'nin önünde toplandı.

a vast number of
various
numbers of
quite a number of
great number
a great number
the large number of
çok sayıda tür
(Bilgisayar) multiple types
çok sayıda üye
(Bilgisayar) multiple members
çok büyük sayıda
myriad
çok sayı
multitude
çok sayı
host
çok sayı
myriad
çok sayı
lot

A lot of countries participated in the Olympic Games. - Çok sayıda ülke Olimpiyat Oyunlarına katıldı.

There are a lot of fish in the pond. - Gölde çok sayıda balık var.

çok sayı
dozen

I have a dozen reports to read. - Okuyacak çok sayıda raporum var.

Tom gave me a dozen cookies in a plastic bag. - Tom bana plastik bir torba içinde çok sayıda kurabiye verdi.

pek çok, çok sayıda
Many, many
çok sayı
scores

Scores of people gathered in front of the Royal Palace. - Çok sayıda insan Royal Palace'nin önünde toplandı.

Scores of people died in the epidemic. - Salgında çok sayıda insan öldü.

çok sayıda