çok geçmeden

listen to the pronunciation of çok geçmeden
Türkçe - İngilizce
before long

I hope the bus will come before long. - Umarım otobüs çok geçmeden gelir.

The ship from New York will arrive before long. - New York'tan gelen gemi çok geçmeden gelecek.

betimes
soon, before long
ere long
before long, soon
soon

She will get over the shock soon. - Çok geçmeden şoku atlatacaktır.

He entered the Democratic Party but soon left it. - Demokrat Parti'ye girdi ama oradan çok geçmeden ayrıldı.

anon
not long before
soon after

Sami escaped soon after. - Sami çok geçmeden kaçtı.

Tom was executed soon after. - Tom çok geçmeden idam edildi.

then

It was very cold, and then before long it began to rain on top of it. - Hava çok soğuktu ve sonra üstüne üstlük çok geçmeden yağmur yağmaya başladı.

eftsoon
not long after
by and by
çok geç
at all hours
çok geç
too late

It is never too late to learn. - Öğrenmek için asla çok geç değildir.

It is too late to repent. - Tövbe etmek için çok geç.

çok geç
till all hours
çok geç
very latest
çok geç
It's late
çok geç
very late
Türkçe - Türkçe
yakında
çok geçmeden