All the flowers in the garden are yellow.
- Bahçedeki tüm çiçekler sarı.
Flowers soon fade when they have been cut.
- Çiçekler koparıldığında kısa sürede soldu.
The girl is smelling the flowers.
- Kız çiçekleri kokluyor.
Flowers soon fade when they have been cut.
- Çiçekler koparıldığında kısa sürede soldu.
Smallpox was unknown to Native Americans.
- Çiçek Kızılderililer tarafından bilinmiyordu.
He was suffering from smallpox.
- O, çiçek hastalığından çekiyordu.
Her talent blossomed early.
- Onun yeteneği erken çiçek açtı.
The apple trees blossomed early this year.
- Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.
I wear a floral dress.
- Çiçekli bir elbise giyiyorum.
I love this floral arrangement.
- Bu çiçek aranjmanını seviyorum.
The cherry blossoms will be out in April.
- Kiraz çiçekleri Nisan'da çıkacak.
This park is famous for its cherry blossoms.
- Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.
Many flowers start blooming in springtime.
- Birçok çiçekler baharda çiçeklenmeye başlar.
Cold weather keeps many plants from blooming.
- Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.