The cherry trees are in full blossom.
- Kiraz ağaçları tamamen çiçeklenmişler.
My father is watering the flowers.
- Babam çiçekleri suluyor.
Flowers and trees need clean air and fresh water.
- Çiçeklerin ve ağaçların temiz havaya ve taze suya ihtiyacı vardır.
They said he had a weak form of smallpox.
- Onun çiçek hastalığının zayıf evresini geçirdiğini söylediler.
Smallpox was unknown to Native Americans.
- Çiçek Kızılderililer tarafından bilinmiyordu.
Her talent blossomed early.
- Onun yeteneği erken çiçek açtı.
The apple trees blossomed early this year.
- Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.
I love this floral arrangement.
- Bu çiçek aranjmanını seviyorum.
I wear a floral dress.
- Çiçekli bir elbise giyiyorum.
The apple trees blossomed early this year.
- Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.
This park is famous for its cherry blossoms.
- Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.
Cold weather keeps many plants from blooming.
- Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.
Tulips will bloom soon.
- Laleler yakında çiçek açacaklar.