çeliş

listen to the pronunciation of çeliş
Türkçe - İngilizce
conflict with

His opinion is in conflict with mine. - Onun fikri benimkiyle çelişiyor.

contradict

His actions always contradicted his word. - Onun eylemleri hep sözleriyle çelişiyordu.

No one dares to contradict his employer for fear of being fired. - Kovulma korkusundan kimse işvereni ile çelişmeye cüret edemez.

{f} conflicting

I have conflicting feelings about my childhood. - Benim çocukluğum hakkında çelişkili duygularım var.

Native speakers can give you conflicting information about what is or is not correct in their language. - Yerli konuşmacılar dillerinde doğru olan veya olmayan şey hakkında çelişkili bilgiler verebilirler.

{f} conflict

His behavior conflicts with what he says. - Onun davranışı söylediği ile çelişiyor.

His opinion is in conflict with mine. - Onun fikri benimkiyle çelişiyor.

çel
tempted
Türkçe - Türkçe

çeliş teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

çel
Yeni biçilmiş ot
çeliş